“Nesilden Nesile Tarih ve Tarihçilik” başlıklı panel düzenlendi. Fen Edebiyat Fakültesi akademisyenlerimizden Doç. Dr. Songül Keçeci Kurt’un panel başkanlığını yürüttüğü programda Macit Zeren Fen Lisesinden Resul Değirmenci, İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinden Recep İnan ve Suluova Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinden Ali Kemal Soyhan konuşmacı olarak yer aldı. Milli Hakimiyet Yerleşkesi konferans salonunda gerçekleşen programa gençler yoğun ilgi gösterdi.
İlduş Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinden Tarih Öğretmeni Recep İnan ‘Tarihçi Olmak’ konulu konuşmasında tarihçi olmanın zor olduğunu, günümüzde herkesin tarih hakkında söyleyecek bir sözü olduğunu en büyük sorunun da bu olduğunu söyledi. Herkesin tarihi kendi çerçevesinden değerlendirdiğini söyleyen İnan; tarihin bir bilim olduğunu ve doğru bilgiden yola çıkarak gerçeğe ulaşılması gerektiğini kaydetti. Geleceğin tarihçilerinden analitik düşünen, soran, sorgulayan, objektif değerlendirmeler yapan tarihçiler olmalarını isteyen İnan; tarihi bilgilerin sonuçlarının iyi analiz edilmesinin önemli olduğunu kaydetti. İnan, ayrıca iyi bir tarihçinin ekonomiyi de iyi bilmesi gerektiğini söyledi.
Macit Zeren Fen Lisesinden Tarih Öğretmeni Resul Değirmenci ‘Tarihi Yaşamaktan Tarihi Yaşatmaya’ konulu konuşmasında dünya tarihini bilmeden kendi tarihini bilmenin ve anlamlandırmanın mümkün olmadığını kaydetti.
Son dönemlerdeki dönem dizilerindeki tarihi yanlışları ve saptırmaları da eleştiren Değirmenci; ‘’Biz zannediyoruz ki olayların merkezinde hep biz varız. İslam Tarihini, Osmanlı’yı hepimiz seviyoruz. Kimse kimseyi eleştirmiyor, eleştirmesine de izin vermiyor. Eleştirdiğin anda alnına damgayı yiyorsun. Kaç Kişi Bedir Savaşında Hz. Muhammed’in stratejisini açıp okumuştur. Savaş öncesi Hz. Muhammed ve beraberindekiler düşmanı karşılamak üzere bir yerde konuşlanmışlardır. Hz. Muhammed savaş stratejisini anlatır ve yanındaki sahabelerden biri sorar; ‘’Ya Rasullah bu seni görüşün mü yoksa vahiy mi geldi?’. Hz. Muhammed de benim görüşüm der. Sahabe, bu taktiğin yanlış olduğunu düşmanın çok kalabalık olduğunu; kendilerinin ise sayıca çok az olduklarını ve savaş ekipmanlarının da yeterli olmadığını söyler. Düşmanı yenmek için bir dağ yamacını arkalarına siper ederek düşmanla tek cephede savaşmayı önerir. Hz. Muhammed sahabeye döner ve ‘sen ne güzel teklifte bulundun’ der. Hz. Muhammed bile bir sahabenin eleştirisini ve önerisini dikkate alırken günümüzde ilde valiyi, belediye başkanını, mahallede muhtarı, evde aile reisini, ülkede yöneticiyi nasıl eleştirmeyeceksin. Biz şimdi kimi örnek alacağız; Hz. Muhammed’i mi bir başkasını mı?’’ cümlelerini kaydetti.
Suluova Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinden Tarih Öğretmeni Ali Kemal Soyhan ise ‘Tarih Mezununun Başarı Öyküsü’ başlıklı konuşmasında liseyi bitirdikten on yıl sonra üniversite sınavına hazırlanarak Gazi Osman Paşa Üniversitesi tarihi bölümünü kazandığını söyledi. O dönemde evli ve bir çocuğu olduğunu belirten Soyhan; Amasya’dan Tokat’ta günü birlik gidip gelerek okuduğunu ifade etti. Üniversite üçüncü sınıftan itibaren KPSS’YE çalışmaya başladığını kaydeden Soyhan; üniversiteyi bitirir bitirmez ise atandığını sözlerine ekledi.
Şu anda üniversitemizde yüksek lisans yaptığını söyleyen Soyhan; tarih bölümü atanamaz diye bir şey olmadığını, samimiyetle mücadele edince, ümitsizliğe, yılgınlığa kapılmayınca emeğin karşılığının alınacağını ifade etti. Program sonunda gençlerden gelen soruları da cevaplandıran konuşmacılara Amasya Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kemal Polat tarafından fidan dikme sertifikası takdim edildi. Program kapsamında en iyi poster sunumu ödülü ise ‘Türk İslam Dünyasında Roketin İcadı’ başlıklı sunumlarıyla Hüseyin Dönmez, Muhammed Çakır ve Erkan Zorlu’ya verildi.
