SOL PARTİSİ BAŞKANINDAN BASIN AÇIKLAMASI;
DEĞERLİ BASIN EMEKÇİLERİ VE AMASYA KAMUOYU
”Bu hafta okullar, okul öncesi ve 1. sınıf öğrencileri için yüz yüze eğitime başladı. Bu bir haftalık süreç
gösterdi ki, kapanmasının üzerinden altı ayı aşkın bir süre geçmesine rağmen okullar salgına hazır değil.
AKP’nin iktidara geldiği günden bugüne eğitim alanında sürdürdüğü piyasacı ve gerici politikalar salgında
da hızla devam ettiriliyor. Ve görülüyor ki yüz yüze eğitimin sağlık riskine neden olmadan açılması ve
uzaktan eğitimde yaşanılan sorunların çözümü ile ilgili AKP’nin hazırlığı da yok planlaması da. Salgınla baş
etmek eğitim emekçilerine ve velilere bırakılmış durumda.
AKP salgını eğitimde de yönetemiyor.
En temel haklardan olan eğitim hakkının “alınıp satılabilir hizmetler” olarak görüldüğü AKP
politikaları sonucunda tam bir eğitim krizi yaşanıyor.
Eşitlik ilkesi ortadan kaldırıldı, eğitim hak değil ayrıcalık haline getirildi.
Okulların açılmadığı, uzaktan eğitimde yaşanılan eşitsizliklerin giderilmediği her gün çocukların eğitimden
kopuşu hızlanıyor.
Yeni eğitim ve öğretim yılı pandemi koşullarında başlarken devlet okullarına giden öğrencilerden 3 milyon
17 bin 718 öğrencinin evinde internet yok.
EBA üzerinden uzaktan eğitim alacak 754 bin 429 öğrencinin evinde ise televizyon dahi bulunmamakta.
Milli Eğitim Bakanı pandemi döneminde kırsal kesimde yaşayan 1 milyon 700 bin öğrencinin uzaktan
eğitime erişemediğini, internet, tablet, bilgisayar gibi teknik donanımdan yoksun olduğunu itiraf ederek
sorumluluğu üzerinden atıyor.
Oysa aynı dönemde özel okulların, vakıf universitelerinin patronlarının, sermayenin tüm talepleri hayata
geçirildi. Bazı özel okullarda Ağustos ayından bu yana 8. ve 12. sınıflarda yüz yüze eğitim yapıyor. Özel
okullar yüz yüze eğitime geçerken, MEB’in devlet okullarında gerekli hazırlıkları yapmaması,
AKP’nin salgında da bir kez daha tercininin naiktan yana değil, bir avuç zenginden yana olduğunun
ilanıdır.
Yüz yüze eğitimin sağlık riskine neden olmadan başlayabilmesi için yeterli öğretmen ve sağlık emekçisi ataması yapmayan,
Okulların maske, dezenfekten, temizlik ve hijyen malzemeleri ihtiyacını sağlamayan,
Fiziksel mesafenin korunması için yeterli derslik hazırlanmayan Milli Eğitim Bakanı;
Eğitim emekcilerinin ücretlerini bütçenin ‘yük’ü olarak görerek sınıfsal tercihini ortaya koyuyor.
Velilere “özgür tercih seçeneği sunuyoruz” diyerek taahütname gönderen siyasi iktidar kamusal
sorumluluktan kaçarak okulların pandemi koşullarına uygun hale getirilmediğini de itiraf ediyor.
Sermaye için, yandaşlar için, cemaatler
öğrencilerimiz ve eğitim emekçileri için kullanılmadığı gerçeğinin üzerini örtmeye çalışıyor.
Gerekli önlemler alınarak hazır hale getirilen okullarda olması gereken çocuklarımız tarikatların ve
cemaatlerin merdiven altı Kur-an kurslarında gerici öğretilerle zehirleniyor.
Kamusal eğitim ve laiklik mücadelesinin çocuklar ve ortak geleceğimiz için ne kadar yaşamsal olduğuna hep birlikte tanıklık ediyoruz.
Eğitim Krizine 10 Maddede Acil Çözüm
1-Özel okullar ve vakıf üniversiteleri kamulaştırılmalıdır.
2-Tarikat, cemaat yurtları, özel yurtlar kamulaştırılmalıdır.
3- Yüz yüze eğitimin sağlık riskine neden olmadan başlayabilmesi için eğitime acilen yeterli
bütçe ayrılmalıdır.
4- Ebeveynlerden birine ücretli izin hakkı verilmelidir.
5-Ihtiyacı olan her öğrenciye her ay düzenli olarak eğitim desteği sağlanmalıdır. Tüm öğrenciler için ücretsiz
yemek ve ulaşım sağlanmalıdır.
6-Öğrencilerin uzaktan eğitime erişimi için gereksinim duyduğu bilgisayar, tablet, TV ihtiyacı ücretsiz
olarak dağıtılmalı, internet erişimi olmayanlara sınırsız ve ücretsiz internet kullanımı sağlanmalıdır.
7-Kırsal kesimler ve yoksul mahallelerde internet erişim sorununun çözümü için fiziki koşullar
sağlanmalı, sınırsız ve ücretsiz internet kullanımı sağlanmalıdır.
8-Sınıf mevcutlarının azaltılması için derslik sayısı artırılmalı, öğretmen ataması yapılmalıdır.
9-Bütün eğitim kurumlarının temizlik ve hijyen malzemeleri ücretsiz karşılanmalı, temizlik ve sağlık emekçisi ataması yapılmalıdır.
10- Öğrenciler ve eğitim emekçilerine ücretsiz ve düzenli test yapılmalıdır.
Bizim için artık her okul, mücadele alanıdır.
Okullar kamusal alanlardır ve halka aittir.
Kamu kaynakları halkın kaynaklarıdır, halk için kullanılmalıdır.
Bize ait olana, geleceğimize hep birlikte sahip çıkmanın tam zamanıdır.
Salgın koşullarında çocuklarımızın parasız, bilimsel, laik ve kamusal eğitim hakkına sağlıklı ve eşit
olarak erişebilmesi için siyasal islamcı tek adam rejimiyle amansız bir mücadele, ertelenemez bir
görevdir.
Memleketinden, bugününden ve geleceğine dair umutlarından vazgeçmeyen herkesi;
Bize ait olan okullara, üniversitelere, ortak geleceğimize sahip çıkmaya; parasız, bilimsel, laik ve kamusal
eğitim mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz.
Bu mücadele; çocuklarımızın ve gençlerimizin hayallerine, umutlarına sahip çıkma mücadelesidir.
Onlar bir avuç, biz ise milyonlarız, birlikte başarabiliriz,
AKP iktidarının piyasacı ve gerici eğitim politikalarına karşı SOL PARTİ’de birleşelim.”diyerek SOL PARTİSİNE davet etti.