Avrupa şampiyonu eskrimci Fatma Zehra Köse: ‘Kılıç kadına pek yakışır’ - Amasya GazetesiAmasya Gazetesi

23 Kasım 2024 - 20:20

Avrupa şampiyonu eskrimci Fatma Zehra Köse: ‘Kılıç kadına pek yakışır’

Avrupa şampiyonu unvanına sahip milli eskrimci Fatma Zehra Köse, Sözcü Gazetesi’ne özel açıklamalar yaptı. Ülkemizde son dönemde yükselen branşa dair detaylar veren Köse, eskrim sporuna başlama hikayesini anlattı

Avrupa şampiyonu eskrimci Fatma Zehra Köse: ‘Kılıç kadına pek yakışır’
Son Güncelleme :

29 Ağustos 2020 - 22:10

352 views

Eskrim, sporun en eski ve elit branşlarından biri olsa da Türk halkına çok uzak. Son yıllarda alt yaş kategorilerinde elde edilen uluslararası başarılar, bu sporu konuşulur hale getirdi.

Milli eskrimci Fatma Zehra Köse, kariyerini ve bu sporun Türkiye’deki durumunu SÖZCÜ HaftaSonu’nda Yasin Yıldırım’a anlattı.

– Bize kendinden bahseder misin?

– 1997 doğumlu, müzik dinlemeye ve müzik yapmaya tutkulu, ailesine sevgiyle bağlı, ülkesini yurtdışı platformlarda gururla temsil eden, madalya peşinde koşan bir sporcuyum.

– Eskrime nasıl başladın?

– Hayatımın iki başrol oyuncusunun etkisini ve kesişimini anlatmam lazım. Hikâyenin başlangıcı spordan çok müzik ile ilgili aslında. Annem ve babam müzik öğretmeni. Teyzem ben küçükken konservatuarda opera ve bale okuyordu. Notaların ve enstrümanların içinde büyüdüm hep. Teyzem sahne sanatlarındaki ritim için eskrim dersleri alıyordu. Bir gün beni de çağırdı ve denedim, ilginç geldi, başladım. 10 yaşımdaydım.

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

(@zehrakose)’in paylaştığı bir gönderi (25 Tem, 2020, 12:38ös PDT)

– 23 yaş altında Avrupa şampiyonluğu…

– O şampiyonluğun hikâyesinin ana başlığı kardeşlik, takımdaşlık ve dostluk. Alt başlığı ise şu ifade: Geridönüşlerin hastasıyız! Eskrimde ekol ve dev ülkelerle maça çıktık. Çeyrek finalde Rusya karşısında 40- 30 gerideyken son seansta bir mucize oldu ve 45-42 kazandık. Havayı yakalayınca ev sahibi Belarus’u devirdik, sonra da finalde Fransa’yı yenerek altın madalyaya uzandık. Çok güzeldi.

– Eskrimci olmanın zorlukları neler?

– Yarışma takviminin yoğunluğu, yurtdışı seyahatlerinin çok olması (korona öncesi için tabii ki bu), aileden ve arkadaşlardan uzakta çokça vakit geçirmek. Branşın tekniklerine dair zorlandığım bir şey yok açıkçası. En zoru ayrılıklar, özlem, mental mücadele. Ülkeyi temsil ediyor olmak ise insanı çok gururlandıran ve tatmin eden bir şey.

– Eskrim nasıl bir spor?

– Satranca benzetebiliriz. Rakibin hamlelerini çok iyi okumalı, iyi bir beden dili uzmanı olmalısınız. Refleksleriniz kuvvetli olmalı ve çok çabuk reaksiyon verebilmelisiniz.

Bu gönderiyi Instagram’da gör

 

(@zehrakose)’in paylaştığı bir gönderi (30 Oca, 2020, 9:27öö PST)

– ‘İş bilenin kılıç kuşananın’ diyebilir miyiz?

– Her iş layığıyla yapıldığında yükselir ve kıymet bulur. Kim yaptığı işin hakkını veriyorsa karşılığını elbet bir gün alır buna çok inanırım. Sabırla, en iyi şekilde işini yap. İş ne olursa olsun. Beyaz yakalı da olabilirsin, temizlik işçisi de sporcu da. Emek çok kıymetli. Kılıç da kuşanana yakışır, kadına da ayrıca pek yakışır!

– Hedeflerinden bahseder misin?

– Öncelikle sporcu olmayı ve sporcu hayatı sürdürmeyi çok seviyorum. Diyet programlarından, ağır antrenmanlardan, uzun yolculuklardan ve stresten kesinlikle şikâyetçi değilim. Bu yaşam tarzı tam da bana göreymiş, sporda ilerledikçe bunu açık bir şekilde fark ettim. Öncelikli hedefim sağlıklı ve güçlü bir sporcu olarak kalmaya devam etmek ve gelişmek. Avrupa ve dünya şampiyonlukları, olimpiyat madalyası. Hepsi adım adım.

FİKSTÜR - Maç Yok

Tümünü Gör

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.